TUYAD’ın Metropol  İstanbul ofisinde gerçekleştrilen  görüşmede, sektörümüzün Satış Sonrası Hizmetler konusunda yaşamakta oldugu problemler, Yetkılı Servısler ve Uretıcı/Ithalatcı fırmalar yonunden degerlendırılerek, karsılıklı sorunlar ve cozum yolları gorusuldu.

Uretım ve Satıs konularını da ıceren Elektronik sektorunde, özellikle de Satış Sonrası Hizmetlerde, Teknik servislerin ısyerlerınde onarım veya sahada montaj ıslerını yaptırabılecegı, yetısmıs nıtelıklı teknık personel bulunmasında zorluklar yasadıkları, ısı bılen teknısyenlerden vazgecıldıgı durumlarda bıle, ıstıhdam edılen kısılerın de fazla uzun soluklu calısmadıgı, hatta kendi bünyelerınde yetiştirmek için de teknısyen bulanmadıkları görülmektedir. Her yıl mesleki liseler ve meslek yüksek okullarının, sektörümüze ait alanda yüzlerce mezun vermesine rağmen, sektörümüz de bu kısılerın de bir türlü istihdam edilemediği görülmektedir. Bunun en büyük nedeni ıse, cesıtlı uygulama ve maddı nedenlerle,  mesleğin calısabılınecek ısler arasındakı cekıcılıgını her gecen gun kaybetmesıdır. Atolyede calısan, sahada kosturanTeknık personelın, Yetkılı Servıslerde calısmak ıstememesının sebeblerı arasında, maddı olarak emegının karsılıgını alamaması, eksık sosyal ımkanlar, agır ve zamana baglı olmayan calısma kosulları, gıbı maddı ve manevı sorunlardır.

Sektorun dıger  sorunları da, Teknik servis ısyerı sahiplerinın, yetkili servisini yaptığı firmalardan aldıkları,  verılen hızmetlerının karsılıgı olan hakedıs ucretlerının, ulke gerceklerı ıle ortusmemesı, odenen ucretlerın sureklı bır oncekı hayat standartlarının altında kalarak her gecen gun  erımesıaltında; aldıkları odemelerın de zamanında yapılmaması, fırmaların aksesuar satısı adı altında verdıklerı paraları gerı almayı amaclıyan zorunlu aksesuar satısı (Aynı urunun Pazar fıatının bırkac mıslı ıle satısı). Bu nedenlerle verılen hızmetler karsılıgı ödenen hakedişin, ülke ekonomik şartlarının çok çok altında kalmasından dolayı, calıstırılan teknık personele de sağlıklı maaş ödemesi  yapılamamaktadır.

Basit bir örnek ile x firması yerinde hizmeti olan bir ürün için, gidiş dönüş 40 km gidilen güzergahta, sadece o ürüne yazılım yükleme yapıldığı için veya basit bir onarım yapıldığı için 30 TL ücret ödemesi sağlamakta, aynı mesafeyi taksi ile gidip gelindiğinde İstanbul da 129 TL gibi bir bedel çıkmaktadır. Üretici firmanın teknik servislere çok düşük ücret ödemesine servis yöneticilerinin en büyük bahanesi ürünün düşük ücret ile satılması gösterilmektedir.

Üretici ve Ithalatcı firmalar son yıllarda, maddi olarak teknik servislerını korumak, teknik servislerini eğitmek, daha nitelikli hale getirılmesını saglamak yerıne, yetkılı servıs teskılatını da ayrıca bır kar merkezı olarak gorme dusuncesıne kapılmıslardır. Normalde cıro ıcınde gıder payı %1 cıvarında olan yetkılı servıs teskılatından kar etmeyı beklıyen bır fırmanın, servıslerı uzerınden para kazanmayı beklemesı, o fırmanın fınansal gucu hakkında, oldukca fazla tereddutler olusmasını saglamaktadır. Bu sekılde dusunerek, servısten para kazanma yoluna gıren fırmalar, bu kazanclarının yuzlerce katını “Musterı memmnunıyetsızlıgı” olarak gerı odemektedırler. Fırmaların Teknık Servis yöneticileri, teknik servislerıne zorla sarf malzemesi satmak, zorla yedek parca stogu tutturarak, teknik servisini sürekli borçlandırmakta, ödeme yapılması gereken hak ediş karsılıgını da, bu borçlanmayı bahane ederek yapmamaktadırlar. Bazı servis yönetıcileri ıse, garanti süresi geçmiş ürünlerin onarımında, rekabet kurumu kurallarını goz ardı ederek, garantı dısı onarım ucretlerını zorla kabul ettırmeye calısmakta, Esnaf sanatkarlar odalarının belirlemiş oldu ücret tarifesine uyulması engellenmeye çalışmaktadırlar. Üretici firmaların bu şekilde davranısları sonucunda, uretıcı ve ıthalatcı fırmalar kendilerine hizmet edecek teknik servis bulamayacağı gibi, servislerde kendisine yetişmiş teknik eleman bulamayacaklardır. Bu olumsuz surecın sonucunda olusacak etkı ıse, dogrudan musterı memnunıyetsızlıgı olarak, satısı yapan fırmanın cırosuna yansıyacaktır.

Üretici/Ithalatcı fırmalar Tıcaret bakanlıgının belırlemıs oldugu “Satıs Sonrası Hızmetler Yonetmenlıgı”n de belırtılen sayıda yetkılı servıs ıle sozlesme ımzalamak ve bu servıslere baglı olarak  zorunlu Garantı belgesını vermek zorundadırlar. Bu sorumluluk ıcın, olusturmak zorunda oldukları, TSE Hızmet yeterlılık belgelı servıs sayılarını da, yeterlı hızmet yerı yeterlılık belgesıne sahıp servıs bulamadıkları ıcın  danısman fırmalar kanalı ıle, kagıt uzerınde sanal bır sekılde yapmaktadırlar. Kagıt uzerınde sanal bır sekılde bırbırlerını tanımayan taraflarca olusturulan bu organızasyonda, duzgun calısmamakta, musterıye zorluk cıkarmaktadır. Sadece Bakanlıgın ıstedıgı sayıda servıs ıle sanal olusturulan bu teskılat ıle yaygın bır hızmet verılememekte, tuketıcının kendı bolgesınde hızmet alabılecegı servıs bulamaması ıle olusan magdurıyet acıgını kapatmak ıcın de kargo kullanımına gecılmektedır. Tüketicinin ürünü, yasal olmayan kargo ve yol ucretlerının tuketııcıye odetılmesı zorlaması ıle, kargo ile fırma yerıne istenmekte, tüketicinin ürünlerının kargo da hıcbır sekılde kargoca karsılanmıyan hasar aldığı ve hatta kaybolduğu görülmektedir.

Ülkemizde daha kaliteli hizmet vermek isteyen Teknik servisler, TSE Hizmet Yeterlilik Belgesi alarak bunu belgelendirmek istemekte, aldıkları belgenın sureklılıgı ıcın de TSE-HYB belgesi alan teknik servisler bu belge için, her yıl ara kontrol ve vize işlemleri yaptırmak zorunda kalmaktadır. TSE-HYB belgesi için son 2 yılda vize ve belge işlem ücretleri %60 oranında artış göstermiştir, teknik servisler ayrıca her yıl yapılan ara kontrollerde, atölyesi için topraklama ölçümü ve atölyesinde kullandığı, kalibrasyon zorunluluğu olan ekipmanlarıda her yıl kalibrasyon ücreti ödemekte, TSE-HYB için her yıl yapılması gereken işlemlerin maaliyetlerinin artmasına neden olmaktadır. TSE-HYB vize işlemlerinin veya ara kontrollerinin iki/Uc yılda bir yapılması teknik servislerin TSE-HYB maliyetlerini düşürecektir. Teknik servislerin sözleşme imzaladığı üretici firmaların servislerine yaptığı TSE-HYB katkıları da, yapılan masraflarını karşılamamakta, teknik servis sahiplerini huzursuz etmekte, bazı teknik servislerının de bu maliyetlerden kaçınmak ıcın, TSE-HYB vize yenileme işlemlerini yapmadığı görülmektedir.

Üretici firmalar danışman firmalara yaptığı TSE-HYB ödemelerini kendi servisine maalesef yapmamaktadır, bu nedenle üretici firma daha düzgün çalışan servis yerine, daha sorunlu servis ile yoluna devam etmekte, sorunlu servis de tüketicilere sorun çıkararak, tüketicileri mağdur edebilmektedir.

 

 

 

5G, milyarlarca aygıtın (aletlerin, makinaların, insansız araçların) anında iletişimde olmasını sağlayacak. Buna, Nesnelerin İnterneti‘ deniyor (Internet of Things , IoT).

5G, gerçek dünyanın  iletişim ağı olacak.

5G’nin kullanılacağı ana yaşam alanları:

  1. İnsanın karışmasına (müdahalesine) gerek kalmadan, bugüne kadar hayal edilemeyen ölçüde, milyarlarca aygıtın (nesnenin), başka aygıtlarla iletişimde olması sağlanacak. Böylece, endüstride, tarımda, üretim ve iş yaşamındaki sayısız uygulamalarda büyük değişim ya da atılım olacak
  2. Son derece güvenilir ve gecikmesi son derece kısa iletişim sağlanacak. Özellikle aygıtların gerçek zaman kontrollerinde, endüstri robotlarında, otonom (insansız) araçların birbirleriyle iletişiminde bu gerçekleşecek. Saatte 500 km hızıyla giden trenlerdeki aygıtlarla (akıllı telefon,laptop vb) bile sorunsuz iletişim kurulabilecek. Bir bölgede, eskisine oranla çok daha fazla kişi, aygıt, nesne bir birbirleriyle anında iletişimde olacak.
  3. Geliştirilmiş mobil geniş band ile çok hızlı ve çok büyük veri akımıyla dünyada bağlantı ağı kurulacak. Evlerde ve dışarıda kablosuz internet ağıyla, çok çeşitli uygulamalar yapılabilecek. Akıllı kentler, evler, okullar, hastaneler, işyerleri ve diğerlerindeki milyarlarca aygıtın kablosuz bağlandığı ağ ile anında iletişim kurulacak. Hastaların durumu uzaktan, gecikmesiz izlenebilecek, hatta uzaktan ameliyatlar yapılabilecek.
  4. Insanlar evlerinden, sanal dünyada geziler yapabilecek, konserleri, spor karşılaşmalarını, konferansları ve her türlü etkinliği sanki oradaymışlar gibi yaşayacaklar, oralarla iletişim içinde olacaklar (Sanal gerçek / Virtuel reallity) /2-4/.

 

Koronavirüs salgını ile bütün dünyada ve Türkiye’de işletmelerin çalışma stratejisi değişti ve evden çalışma modeli benimsendi. Evden çalışma sürecinde; uzaktan çalışmaya yönelik teknolojiler, yazılımlar ve iletişim süreçleri de farklı bir boyut kazandı. Dijital İş Modelleri’nden ön plana çıkan değerli teknolojik uygulama; “Uzaktan Çalışma ve Web Konferans Sistemleri”ni okurlarımızın dikkatine sunuyoruz.
Uzaktan çalışma; işçinin, işveren tarafından oluşturulan iş organizasyonu kapsamında işini evinde veya teknolojik iletişim araçları ile işyeri dışında yerine getirmesidir. Teknolojik temelli bir gelişmedir ve iş hukukumuza girmiş bulunmaktadır. Uzaktan çalışanlar, işyeri dışından çalışma hakkı haricinde emsalleriyle aynı haklara sahiptir ve işverenin sorumluluğu altındadır.

Uzaktan çalışmanın çalışana yararları:
– Uzaktan çalışma sistemi, üretkenliği artırıyor.
– Ofis çalışanlarına kıyasla daha fazla tasarruf sağlıyor.
– Beslenme giderlerini düşürüyor.
– Çocuklar için kreş giderini kaldırıyor.
– Daha mutlu ve daha az stresli bir iş-yaşam dengesi sunuyor.
– Yerelden ve uzaklardan iş bulma imkanları genişliyor.
–  Daha yüksek çalışan bağlılığı oluşturuyor.

Uzaktan çalışmanın işverene yararları:
• Ofis kirası, ofis mobilyaları, aylık faturalar gibi maliyetler daralıyor.
• Çalıştırılacak işgücü havuzu (pazarı) büyüyor.
• Daha fazla ciro, daha fazla iş tutkusu ve daha yüksek iş tatmini doğuyor.
• İşyerinin zaman ve mekan bağımlılığını esnetiyor.
• Fiziksel beyin göçünü azaltıyor.
• Zaman yönetimi işverene geçiyor.

Bugün itibarıyla genel yararları: Yılda 54 milyon ton sera gazı salınımını engelliyor. 640 milyon varil petrol tasarrufu yaratıyor. Otoyol kullanımını 119 milyar mil azaltıyor. Elektrik kullanımını 9 ila 14 milyar kilovat/saat azalıyor.

Kullanılabilecek mevcut teknolojiler: Web Konferans Sistemleri, bulut bilişim, projelerin ve ilgili dosya ve mesajların otomatik ayrıştırılması, proje yönetimi ve iletişimi bir arada sunan çözümler, çalışan verimliliğinin ölçülmesi ve belirli periyotlarda analiz yapabilmeye, iş görev dağılımında iş atamaları yapılmasına, her iş günü sonunda çalışan ve ekipler özelinde verimlilik ölçümüne olanak sağlayan yazılımlar ve sistemler…

Bugün, Türkiye’nin yakın tarihinin en büyük felaketi olarak gösterilen 17 Ağustos Depremi’nin 21’nci yıldönümü.

 

1999 yılında 16 Ağustos’u 17 Ağustos’a bağlayan gece meydana gelen 7.4 büyüklüğündeki yer sarsıntısı, Türkiye tarihinin en büyük ikinci depremi olarak kayıtlara geçti.

 

Merkez üssü Gölcük olan deprem, Marmara Bölgesi’nin genelinde hissedildi.

 

Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın kırılmasıyla meydana gelen deprem, İstanbul, Bolu, Bursa, Eskişehir, Kocaeli, Sakarya ve Yalova’da can ve mal kaybına neden oldu.

17 Ağustos 1999’da yaşanan ve tüm ulusumuzu derinden etkileyen acılara boğan Marmara Depremi’nde hayatını kaybedenleri saygı ve rahmetle anıyoruz.

Sektörün en önemli sorunlarından biri olan yetkili servislerin hak ve gelir kapıları azalmaktadır.

 

Televizyon, receiver ve/ya farklı bir elektronik ürün satış sonrası tüketici ile satıcı arasındaki tek bağ olan teknik servis ile baş başa kalmaktadır. TSE tarafından denetlendiği ön görülen servislik hizmeti ve servis kalitesi, aslında TSE’nin sadece zaten geçinmekte zorlanan esnaftan aldığı vize ücreti ile sabittir.

 

Günümüzde birçok markanın tüketiciye vermek zorunda olduğu satış sonrası garanti süresi ücretsiz ve garanti sonrası kullanım ömrünce tamir hizmeti maalesef verilememektedir. Nedeni sırası ile ithalattan satışa ve servis hizmetine kadar düşük kar marjı ile çalışan sektörümüzdür.

 

Tüketicinin satın aldığı ürün için hakkı olan idame istediği tam anlamıyla sağlanmadığından tüketici hakem heyeti başta olmak üzere birçok noktada şikâyet ve sorun yumağı oluşturmaktadır.

 

Ticaret bakanlığı satış sonrası hizmetleri son kullanıcı adına; piyasa gözetimi tarafından yapılmaktadır.

 

Yasaya göre bir ürünün satışa sunulması için kanunen kurulması gereken yetkilendirilmiş servis sayıları oldukça düşük tutulmaktadır. Bununda başlıca sebebi yine TSE vize har ücret ve onay süreçlerinin sektöre verdiği anlamsız külfettir.

 

Zaten kanunen en az iki yıl çalışması gereken ürün ve bunlara hizmet vermek zorunda olan servislerin varlığı da TSE tarafından onaylansa da iki yıllık ürün için her yıl bir yıllık vize şartı koyulmuştur.

Her yıl servisler TSE ye harç ödemek zorundadır.

Zaten geçim sıkıntısı çeken servisler bunun için ek bütçe ayıramadığından TES onaysız olarak hizmet vermeyi tercih etmektedir.

 

Bu durum ithalat ve imalat yapan firmaların yetersiz ve yetkisiz servisler ile çalışmasına sebep vermektedir.

 

Aynı durum çözümü için yine markalar yetkili servisler yerine merkezden sorun çözme modeline gitmeyi tercih etmekte ve bu durumda yine servislerin aradan çıkartılmasına sebep vermektedir.

 

Servis hizmeti veren firmalarımızın idamesi sektörün sağlıklı iş gücünün varlığını gösterecektir.

 

Markalarımızın haklarını korumak servislerin varlığı ile mümkün olacaktır.

 

Markalarımızın servislik hizmeti maliyetinden kaçınmaları haksız satış ve haksız rekabeti getirecektir.

 

Haklı rekabet ortamının sektörü büyüteceğine inanmaktayız. Bu anlamda tüm markalarımızın bu konudaki hassasiyetini talep etmekteyiz.

KORONAVİRÜS ÖNLEMLERİNDE AZALMA YAŞANMAMALIDIR

 

Covid-19 – Yeni Koronavirüs insan sağlığını etkileyen ve hatta ölümlere sebep olan rahatsızlıklarına devam etmektedir. Halen dünya çapında salgına neden olan virüs için tedbirler azaltılmamalıdır.

 

Yaşam kalitemiz belki bu dönemde düşüyor ancak salgın halinde olan bu insanlık sorununa çare bulunana kadar kendimizi korumaya devam etmeliyiz.

 

Tedbirlerin en başında üç önemli kural gelmektedir.

 

  1. MASKE
  2. MESAFE
  3. TEMİZLİK

 

Özellikle servis hizmeti veren sektörümüzün aldığımız tedbirler ile örnek teşkil etmesi gerekmektedir. Almamız gereken önlemler hem kendimiz hemde servis verdiğimiz tüketici için oldukça önem taşımaktadır.

 

Ülkemizde meydana gelen salgın olayını, hep birlikte aldığımız ve devam ettirdiğimiz önlemler ile bertaraf edeceğiz.

 

TUYAD derneği olarak bilinçlendirme çalışmalarımıza tüm sektörümüz ve servis sağlayıcılarımız ile devam etmekteyiz.

 

Mübarek Kurban bayramınızı en içten dileklerimizle kutlar, Türkiye Cumhuriyetine ve size bereket getirmesini temenni ederiz.

TUYAD Yönetim Kurulu Başkanı

Hayrettin Özaydın

Bilişim STK’ları ve KVKK” konulu etkinliğimiz tamamlandı. Kişisel Verileri Koruma Kurumu Başkanımız Prof. Dr. Faruk Bilir Başta olmak üzere, tüm konuşmacılarımıza, sponsorlarımıza ve dinleyicilerimize teşekkür ederiz. #KVKK #KişiselVerilerinKorunması

Dijital Gündem, “Bilişim STK’ları ve KVKK” konulu dokuzuncu video konferansını gerçekleştirmeye hazırlanıyor. Moderatörlüğünü, Bilişim Medyası Derneği Başkanı ve gazeteci Musa Savaş’ın üstlendiği ve kamudaki en yetkili isimler ile bilişim ve telekom sektörlerini temsil eden önemli oyuncuları bir araya getiren etkinlikler serisinin bu haftaki konuğu ise Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK) Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir.

Türk Telekom ana sponsorluğunda, 23 Temmuz’da, saat 11:00’da gerçekleştirilecek etkinliğin diğer konuşmacıları ise şu şekilde sıralanıyor:

  • Rahmi Aktepe, Türkiye Bilişim Derneği (TBD) Genel Başkanı
  • Halil Nadir Teberci, Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER) Başkanı
  • K. Erman Karaca, Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) Başkanı
  • Mustafa Kemal Turnacı, Mobil İletişim Araçları ve Bilgi Teknolojileri İş Adamları Derneği (MOBİSAD) Başkanı
  • Gönül Kamalı, Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD) Başkanı
  • Hayrettin Özaydın, Telekomünikasyon Uydu ve Yayıncılık İş İnsanları Derneği (TUYAD) Başkanı
  • Zehra Öney, Teknolojide Kadın Derneği (wtech) Kurucu Başkanı
  • Ahmet Hicabi Erdinç, Kişisel Verilerin Yönetimi Derneği (KYVD) Başkanı

İş hayatından alışverişe, eğlenceden eğitime, her şeyin dijital ortama taşındığı salgın döneminde, telekom ve bilişim sektörü de önemli görevler üstlendi. Yine aynı dönem, günlük yaşamı derinden etkileyecek birçok yeniliği de sahne oldu. Yeni bir yaşam tarzına ayak uydurmaya çalışan insanlar, alışkın bu olmadıkları bu süreçler karşısında, farkında olmadan pek çok kişisel verisini dünyaya açmaya başladı. Bu konular ve çok daha fazlası Dijital Gündem’in 23 Temmuz saat 11:00’da gerçekleştireceği “Bilişim STK’ları ve KVKK” konulu video konferansta masaya yatırılacak.

Dijital Gündem’in https://www.youtube.com/dijitalgündem adresindeki Youtube kanalından canlı yayınlanacak etkinliğin tamamı Dijital Gündem’in web sitesinde de yayınlanacak.

Etkinlik hakkında detaylı bilgi https://www.dijitalgundem.net/bilisim-stklari-ve-kvkk/ linkinden alınabilecek ve aynı adresten kayıt yaptırılabilecek.

 

Türksat bu yıl devreye alacağı Türksat 5A uydusu ile 31 derece lokasyonunda yeni iş fırsatlarını beraberinde getirecek